“Hastanelerle ilgili acil çalışma başlatılmalı”

Ülke genelinde bulunan bin 500’ün üzerindeki hastanenin ne kadarının depreme karşı dayanıklı olduğu bilinmiyor. Sağlık meslek örgütleri, “Hastanelerle ilgili acil çalışma başlatılmalı” diyor.

Sağlık Bakanlığı verilerine göre, ülke genelinde bin 534 hastane bulunuyor. Bunların 900’ü bakanlığa bağlı, 68’i üniversite hastanesi ve 566’sı ise özel hastane. Bu hastanelerin ise ne kadarının depreme dayanıklı olduğu bilinmiyor. Sağlık meslek örgütleri, ülkedeki hastane binalarının depreme dayanıklı olup olmadığına dair bir bilimsel araştırmanın olmadığını belirterek “Hastaneler, depremde ayakta kalması gereken en önemli yerlerdir ve yapılması gerekenlerde çok bellidir. Artık bilime dönmeli ve depreme dayanıklı binalar yapılmalı” dedi.

6-7 Şubat Maraş, 20 Şubat Hatay merkezli depremlerde, kamu ve özel hastaneler ile Aile Sağlığı Merkezleri (ASM) ağır hasar aldı, bazıları ise yıkıldı. Depremlerde en az 15 hastanenin hasarlı olduğu belirtildi.

YATIRIM YAPILMADI

BirGün’e açıklama yapan Türk Tabipleri Birliği (TTB) İkinci Başkanı Doç. Dr. Ali İhsan Ökten, ülke genelindeki hastanelerle ilgili bir deprem çalışmasının olmadığını vurguladı. Ökten “Bu büyük bir sıkıntı. Ülkemiz deprem ülkesi ve bundan kaçış yok. Böyle bir felaket durumunda ilk başta ayakta kalması gereken binalar sağlık kurumları, hastaneler olmalı. Ancak gördük ki depremde bunların çoğu kullanılamaz hale geldi” dedi. Yalnızca müteahhitleri sorumlu tutmakla bunun çözülemeyeceğini vurgulayan Ökten “Burada sorumsuzluk, denetimsizlik ve ciddiyetsizlik var” diye konuştu.
Hastanelerin durumunun depremden depreme konuşulduğunu ve sonrasında unutulduğunu anlatan Ökten, “O kadar şehir hastanesi yapılırken hastanelere yatırım yapılabilirdi ama yapılmalı. Bundan sonra en korkulan şey salgın hastalıklar ve bulaşıcı hastalıkların artması. ASM’lerin durumu çok kötü. Ancak oralarda yeteri kadar sağlık hizmeti yok” diye konuştu.

HIZLI YENİLEME OLMALI

Özellikle Maraş, Adıyaman ve Hatay’da depremden sonra çok sayıda sağlık kurumunun zarar gördüğünü kaydeden Ökten, şöyle devam etti: “Depremden sonra Hatay Eğitim ve Araştırma Hastanesi kullanılamaz duruma geldi. Bir tek Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi acil hizmeti veriyordu, önceki günkü depremden sonra orası da boşaltıldı. İskenderun’daki eski Devlet Hastanesi ilk depremde yıkıldı, yeni hastanede hasarlar vardı ancak önceki günkü depremde hasar artınca orası da boşaltıldı. Hatay’da sadece kamu adına çalışan hastane Dörtyol Hastanesi. ASM’lerin de büyük bir kısmı hasar gördü. Adıyaman’da da sadece Eğitim ve Araştırma Hastanesi kısmi hizmet veriyor. Maraş’ta ise Necip Fazıl Şehir Hastanesi kısmen hizmet verdi ve oradaki Sütçü İmam Üniversitesi Tıp Fakültesi de kısmi olarak hizmet verdi. Adana bölgenin tamamen sağlık hizmeti ihtiyacını karşıladı ancak önceki günkü depremde Balcalı Hastanesi de hasar görünce boşaltıldı. Adana’ya çok kısa sürede bir sağlık planlaması yapılmalı.”

İstanbul Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Nergis Erdoğan ise “Şehir hastaneleri yapmakla uğraştılar ancak var olan hastaneleri yenilemediler, güçlendirmediler. Şehrin 15-20 kilometre dışındaki hastaneye zaten yollar gitmiş insanlar nasıl ulaşacak. En önemli sorunlardan biri buydu” dedi. Hastaneleri yenilemek ya da güçlendirmek yerine geleneksel olan yapıları yok ettiklerini söyleyen Erdoğan “Suriçi’nde Haseki’yi kaldırdılar, Şişli Etfal’i başka bir yere gönderdiler. Yenimahalle Kadın Doğum kapatıldı. Özetle geleneksel kurumlar yok edildi. Çapa ve Cerrahpaşa şuan son derece hayati oradaki insanlar tedirgin. Çok hızlı bir yenileme yapılmalı” dedi.

CİDDİ SORUNLAR VAR

ASM binalarının da tek veya iki katlı sağlam bina olması gerektiğini kaydeden Prof. Erdoğan “İstanbul’da bin 100 kadar ASM var ve buralarda ciddi sorunlar var. Hem hastaneler hem ASM’ler bir an önce güçlendirilmeli” diye konuştu. Bu hafta sonu İBB’nin Deprem Bilim Kurulu oluşturduğunu ve tabip odasını da davet ettiğini anımsatan Erdoğan, “İstanbul’daki sağlık kurumlarının hem fiziki hem personel durumuna ilişkin bir proje sunacağız. Bir afet durumunda hastanelerin durumu çok önemli, çok hayati” değerlendirmesini yaptı.

“Depremde yıkılmaması gereken yerler hastanelerdir” diyen Adana Tabip Odası Başkanı Dr. Selahattin Menteş de özetle şunları söyledi: “Hastanelerin hasar görmüş olması bile ironiktir. Hastaneler depreme çok dayanıklı hale getirilmelidir. Şuana kadar getirilmemişse bu acı verici bir tablodur. Pazartesi günü meydana gelen depremin ardından orta hasar verilen ve tahliye edilen Çukurova Üniversitesi Hastanesi 1987 yılında açıldı. Şuan Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi’nin bir hastanesi yok. Burada eğitim gören öğrenciler, burada yetişen asistanlar ve hocalar ne yapacaklarını bilemiyorlar. Bir an önce Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi’ne bir hastane yapılmalıdır. Bizim artık bilime dönmemiz ve bütün binaları depreme dayanıklı hale getirmemiz gerek. Ama öyle bir şey ki biz buraları bile ranta kurban veriyoruz, denetlemiyoruz.”

Hasarlı ve yıkılan hastaneler

• Adana Meydan Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi
• Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi
• Hatay İskenderun Devlet Hastanesi
• Hatay Reyhanlı Devlet Hastanesi
• Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi
• Antakya’daki Özel Akademi Hastanesi
• Hatay Eğitim ve Araştırma Hastanesi

 

birgün