Çocukların eli silah değil, kalem tutmalı!

İstanbul’da lise öğrencisi 2 kişiyi silahla yaraladı. Bu gelişmelerden sonra “çocuklarda bireysel silahlanma artıyor mu?” sorusu bir kez daha gündeme geldi.

Bireysel silahlanmanın giderek artması ülkede güvelik sorununa dönüştü. Silahlı çatışmalar 18 yaş altına dahi düşerken bunun son örneği ise dün İstanbul Küçükçekmece’de yaşandı. İddiaya göre, B.G., Utku A. ve Ali N.’nin de bulunduğu 7 lise öğrencisinden B.G. ile bir arkadaşı arasında tartışma çıktı. Arkadaşının kendisine saldırması nedeniyle B.G., silahla arkadaşlarına ateş etti. Kurşunların isabet ettiği Utku A. ve Ali N. Yaralanırken Utku A.’nın durumunun kritik olduğu öğrenildi. Polis, şüpheli B.G.’yi yakalamak için çalışma başlattı.

SİLAHLA YARALANMALARDA ARTIŞ VAR

Umut Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Psikiyatrist Ayhan Akcan, ergenlik döneminde silahla yaralamaların 10 yıl içinde arttığına dikkat çekti. 18 yaş altı ergenlerde silahlı şiddet olaylarının yaşandığını belirten Akcan, “Biz bu gruplara ‘riskli grup’ diyoruz. Hem duygu hem de bedenen kişinin oturmadığı sorunlu bir dönem. Bu nedenle olaylar hemen kavga, şiddet ve hatta cinayete kadar gidebiliyor. Bundan dolayı bir evde silah bulunduranlar için hem eğitim, denetim ve mutlaka bir referans sistemi getirilmeli. En azından kişilerin silahlarını nasıl saklayacaklarını, nasıl koruyacaklarını öğrenmeleri gerekiyor” dedi. Akcan, bireysel silahlanmanın kamu sağlığını ve güvenliğini tehdit ettiğini ve çözüm üretilmesi gerektiğini anımsatarak “Son 10 yıldır 18 yaş altında artış var. Türkiye’deki silah şiddetine ilişkin yaş grubuna baktığınızda ise yüzde 50’sinin 27 yaş altının oluşturduğunu görüyoruz” diye konuştu. Çocukları silahlı şiddet olaylarından nasıl uzak tutulabileceğine ilişkin konuşan Akcan, şunları söyledi: “Birçok gelişmiş ülkede olduğu gibi çocuğun sorumluluk alanlarında aksama varsa ilk olarak buna müdahale edilmeli. Çocuk okula gitmiyorsa, hırsızlık yapıyorsa, yalan söylüyorsa, eve gelmiyorsa, madde kullanıyorsa, şiddet görüyor ya da uyguluyorsa mutlaka takip edilmeli. Gerekirse çocuğun aileden alınarak devlet koruması altına alınması gerekiyor. Ancak bunlar bizde henüz uygulanmıyor. Hem nüfus hem de genç sayısı fazla ve maalesef anne-babalar bu konuda çok fazla duyarlı ve ilgili değil. Artık sosyal problemler yaygın ve ciddi sorunlar var. Akran şiddeti ve öğretmenlere yönelik şiddet arttı.”

 

BirGün
Etiketler
,